Taraftarlar diyor ki:
“Sen Beşiktaşsın, ayağa kalk! Sahada yürüyen değil, koşan bir takım istiyoruz. Evime götüreceğim ekmek parasını seninle paylaşıyorum. Formanı alıyorum, kar, kış, yağmur, sıcak demeden maçlarına geliyorum. Seninle mutlu oluyor, seninle üzülüyor, seninle ağlıyorum. Ama artık bizi üzmeyin, ne olur üzmeyin, ağlatmayın. Sen Beşiktaş’sın, ayağa kalk!”

Bu taraftar, cebindeki son kuruşu senin için feda ediyor. Beşiktaş'ı bu halde görmek istemiyoruz. Sahaya çıktığında rakip takımı ezen, saldıran, pres yapan, koşan, formasını sonuna kadar terleten oyuncular görmek istiyoruz.

Türkiye'nin en köklü spor kulüplerinden biri olan Beşiktaş, 122 yıllık şanlı tarihiyle sadece bir takım değil, bir ruhtur. Ancak son birkaç sezondur yaşanan başarısızlıklar, camianın sabrını tüketti. Ligler başlamadan Avrupa’da alınan ilk mağlubiyet, taraftarı resmen çıldırttı.

Futbolcular değişiyor, başkanlar değişiyor, teknik direktörler değişiyor… Ama değişmeyen tek şey var: Taraftar. Takımını her şartta yalnız bırakmayan bu taraftar, bu kadar acı çekmeyi hak ediyor mu?

Sen Beşiktaş’sın…
Ayağa kalk!