Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele çalıştayı Marmaris’te gerçekleşti
KADEM Muğla ve Marmaris Kaymakamlığı tarafından düzenlenen 25 Kasım kadına yönelik şiddetle mücadele günü semineri Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Marmaris Turizm meslek Yüksekokulu uygulama otelinde başladı.
Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Marmaris Turizm meslek Yüksekokulu uygulama otelinde gerçekleştirilen seminere, Marmaris Kaymakamı Nurullah Kaya, KADEM il temsilcisi Dr. Eriş Başaran Akça, Marmaris Turizm Meslek Yüksek Okulu müdürü Doç.Dr Zehra Türk , ilçe Jandarma komutanı Binbaşı Berker Dongul, İlçe Emniyet müdürü Emre Alay, İlçe Milli Eğitim Müdürü Serap Aksel, İlçe Gençlik ve Spor müdürü Cem Tuncel, İlçe Sağlık müdürü Dr. İmran İnce, ilçedeki kurum ve kuruluş müdürleri, öğretim görevlileri ve öğrenciler katılım sağladı.
Açılış konuşmasını yapan KADEM il temsilcisi Dr. Eriş Başaran Akça ‘’ Bugün, 25 Kasım Uluslararası Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele günü vesilesiyle bir aradayız. Bildiğiniz gibi tüm dünyada kadınlar, özel ve kamusal alanda, farklı şiddet türlerine maruz kalıyorlar. Bu gerçeğe dikkat çekmek ve kadına yönelik şiddete karşı toplumda farkındalık yaratmak adına 25 Kasım önemli bir gün. KADEM 11 yıldır, kadına yönelik şiddetin her türüyle mücadele eden bir Sivil Toplum Kuruluşu… Bütün çabamız, öncelikle şiddet ortaya çıkmadan önünü alabilmek ve kadını korumak… Bu doğrultuda şiddetin bütün türlerini; öncülleri, belirtileri, aşamaları ve korunma yollarıyla birlikte ele alan çalışmalar yapıyoruz. Kadınlara; sahip oldukları haklarını, yasal güvencelerini, şiddetten korunmanın yollarını, şiddet karşısında neler yapabileceklerini tek tek anlatıyoruz. Ailelere, öğretmenlere, hatta anaokulundan başlayarak tüm öğrencilere yönelik programlar geliştiriliyoruz. Materyaller hazırlıyoruz. Yine bu bağlamda her yıl 25 Kasım’da, kamuoyunda karşılık bulan kampanyalar düzenliyoruz. Geçmiş yıllardaki kampanyalarımızda “Sen Varsan Şiddete Yer Yok” kamu spotumuzla, şiddete kayıtsız kalınmaması gerektiğini, “Şiddete Göz Yumma” kampanyamızla, sessiz kaldığımız her şiddetin bir parçası olduğumuzu vurguladık. Yine “Şiddete Hakkın Yok” sloganıyla kadına yönelik şiddeti, insan hakları ihlali olarak ele aldık. “Şiddetin Bahanesi Olmaz” kampanyamızda, hiçbir duygu ve davranışın, şiddetin gerekçesi, bahanesi ve savunması olamayacağını ifade ettik. “Yasaya Tutun” sloganıyla ısrarlı takibin hak ihlali ve bir şiddet türü olduğuna dikkat çektik. Geçen yılki kampanyamızda ise “Şiddetsiz Toplum Güvenli Gelecek” sloganıyla “6284 Sayılı Kanunla, Şiddet Mağdurları Güvende” mesajımızı kadınlara ulaştırdık. Bu yılki kampanyamızın sloganı, “ŞİDDETE SEYİRCİ KALMA…” Peki, bu sloganla hangi mesajları vermeyi hedefliyoruz? Medyada kadına yönelik şiddet konusu uzun zamandır gündemimizde. Bu konuda çalışmalar yaptık. Kongre ve zirvelerimizde alt başlık olarak ele aldık. Temsilcilikler olarak paneller düzenledik ve son olarak “Medyada Kadına Yönelik Şiddet Ve İzleyici Farkındalığı: Yerli Diziler Üzerine İnceleme” başlıklı önemli bir araştırmayı hayata geçirdik. Bu araştırmada, geçtiğimiz yıl televizyonda ve dijital platformlarda yayınlanan ve en çok izlenen 14 yerli yapım diziyi, kadına yönelik şiddet bağlamında inceledik. Bu araştırma ile Dizilerde işlenen şiddet türlerini, bu türlerin oranlarını, yaygınlığını, İzleyicilerin, dizilerdeki kadına yönelik şiddete dair farkındalığını ve şiddet sahnelerinden etkilenme durumlarını ölçtük. Kısaca araştırma çıktılarından bahsetmem gerekirse: İncelemeye konu olan 14 dizide, (Toplamda 327 Bölümde) 3013 kadına yönelik şiddet sahnesi tespit ettik. Ve kabul edersiniz ki bu çok ciddi bir rakam. Bu 14 dizide en çok karşılaşılan şiddet türlerine baktığımızda ise: %51 oranında Psikolojik Şiddet, %24 Sözlü Şiddet %11 Çok Boyutlu ve Karmaşık Şiddet, %8 de Fiziksel Şiddet tespit ettik. Türü ne olursa olsun, şiddetin “doğal” ve “hayatın akışı içinde” gibi hikâye edilmesi de, bireysel ve toplumsal tehdit olarak karşımızda duruyor. Kıymetli Misafirle Şu bir gerçek ki, televizyon dizileri, makbul kadın modelini, kadının ailedeki rolünü ve toplumdaki konumunu belirlemede çok etkili bir güce sahip. Ve ne yazık ki, kadının insanlık onurunu hiçe sayan kadın temsilleri ve kadına şiddet örnekleri, bugün pek çok dizinin ana teması… Dizilerin içine serpiştirilen şiddet türleri, çoğu zaman estetize ve romantize edilerek, normalleştirilerek yansıtılıyor. Seyirci önceleri maruz kaldığı şiddet sahnelerine, bir zaman sonra taraf olmaya başlıyor. Ve kadına yönelik şiddetin bütün türleri, diziler aracılığıyla evimizin içine sızıyor. Bu sebeple bizler kampanya boyunca ‘’ şiddete seyirci kalmayacağız’’ diyeceğiz. TV dizilerindeki kadına yönelik şiddet türlerine ve etkilerine dikkat çekeceğiz. Şunu unutmayalım ki: Kadını ve aileyi şiddetten korumak sadece kadın derneklerinin değil, tüm toplumun ortak sorumluluğudur. Dizi yapımcıları, senaristler, kanallar ve reklam verenler de bu sorumluluğa ortak olmalıdır. Kampanyamızın, kadına yönelik şiddete karşı bireysel ve toplumsal farkındalık oluşturmasını diliyorum’’ sözlerini ifade etti.
Seminer ’de konuşma yapan Marmaris Kaymakamı Nurullah Kaya ‘‘Kadına yönelik şiddet, sadece bir bireyin değil, bir ailenin, bir toplumun ve nihayetinde insanlığın ortak sorunudur. Şiddet, insan onuruna, haklarına ve toplumumuzun temel değerlerine açık bir tehdit oluşturur. Ancak bu sorunun çözümünde güçlü bir irade, birlik ve dayanışma gereklidir. Devletimizin, sivil toplum kuruluşlarımızın ve toplumun her kesiminin ortak çalışmaları sayesinde bu sorunu ortadan kaldırabiliriz. Bugün burada bir araya gelmemiz, bu konuda atılacak adımların ne kadar değerli olduğunu bir kez daha göstermektedir. Kadına yönelik şiddeti önlemek, yalnızca hukuki düzenlemelerle değil, aynı zamanda eğitimle, bilinçlendirme çalışmalarıyla ve toplumsal zihniyet dönüşümüyle mümkündür. Hepimiz, kadınların daha güçlü, daha özgür ve daha güvenli bir yaşam sürdürebileceği bir Türkiye için çalışmalıyız. Unutmayalım, şiddetsiz bir dünya mümkün. Bunun için hep birlikte mücadele edelim. Hepinize katılımınız ve katkılarınız için teşekkür ediyor, saygılarımı sunuyorum’’ sözleriyle kadına yönelik şiddetin insanlığın ortak sorunu olduğunun ifade etti.
Seminer plaket töreni ve toplu fotoğraf çekiminin ardından sona erdi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.