Bazen insan gitmek ister…Ama bir şey tutar. Koşmaya çalışırsın ama ayakların yerinden kalkmaz.
Eski bir düşünce, geçmiş bir acı, belki de sadece belirsizlik…
Seni olduğun yerde tutar.

Gitmek istersin… ama yol kapanır. Bırakmak istersin…ama “ya canım acırsa” diye korkarsın.
Bitince ne olur diyemezsin. Çünkü sanki bir şey bittiğinde, sen de eksileceksin gibi gelir. Ama belki de mesele gitmek değildir.
Olana dönüşmektir.
Kendine…
Gerçekten, çıplak ve yargısız hâlinle kendine dönüşmektir. Çünkü sen dönüşürsen, yaşadığın her şey de seninle değişir. İçinde susturduğun o sesi biliyorsun. En iyi sen biliyorsun.
Sana çok kez “hadi” dedi… Ama sen sustun. Bu yeniayda o ses daha güçlü konuşuyor.
“Bırak” diyor. Tuttukça canın acıyor.” “Fark et… artık yürümek zorundasın.”

Bu bir başlangıç değil sadece…Bu bir yüzleşme. Ama bu kez karanlıkla değil, içindeki ışıkla.
Sakladığınla değil, olmak istediğin “sen”le. Hiçbir şey aynı kalmaz. Ve kalmamalı da., Çünkü hayat, sen ne düşünüyorsan onunla şekillenir.
Sen düşünceni değiştirirsen, yol da değişir, his de, yön de… Bugün… Bir şeyleri bitirmek zorunda değilsin. Ama bir şeyleri dönüştürmek zorundasın.
Ve önce kendini… Kendine olan sesini, sözünü, adımını. O yüzden konuş. Ama önce kendinle.
Sözlerine şahit ol. Kalbine duygu değil, ses ver. Ve sonra o cümleyi söyle…
“Artık beklemeyeceğim.” Çünkü biliyorsun,
Adım atmadığın her sabah içindeki inançtan biraz daha eksiltir seni.

Değişmek zorundaysan,
bu zorunluluk değil. Bu… kendine verdiğin sözün zamanı gelmiş olmasıdır. Kimse duymasa ne olur…
Sen yürüdüğünü bil yeter. Çünkü bazen hayat, başkalarının değil, sadece kendine verdiğin sözle değişir.

Ve bir gün biri sana “sen değiştin” derse…
Sadece gülümse. Ve yavaşça söyle: “Hayır… ben sadece artık uyandım.”

Koç & Yükselen Koç
Beni bir ben bilirim, bir de beni bilen bilir…Gerisi sadece benim hikâyemi bilir.
Ve beni… en çok yine ben dinlerim. Belki bugüne kadar hep anlatmak istedin.
Anlaşıldığında var olacağını sandın. Ama artık bu döngü tamamlanıyor.
Bırak Seni sen olduğun gibi bilen kalsın. Dışarıdan bakıldığında güçlü ve cesursun belki,
Ama içine döndüğünde, hala sana “dur” dedirten korkuların var — biliyorum.
Kendine anlat… kendini önce sen duy. Dış görünüşüne şekil vermeye çalışmak yerine,
Duygularına yer aç. Kalbini, zihnini bastırmak yerine ikisiyle barış. Çünkü gerçek dönüşüm,
Kendinle kurduğun o sessiz ve samimi bağla başlar. Ve unutma…, İnsan kendini tanıdığında,
Dünya da onun kim olduğunu görür.

BOĞA & YÜKSELEN BOĞA –
Sen hep güven aradın… Bir yere, birine, bir duyguya… Ve bazen bu güveni bulduğunda, kendini unutacak kadar teslim oldun. Ama şimdi… Güvenin dışarda değil, içinde bir yerlerde eksildiğini fark ediyorsun. Konfor sandığın şeyin, seni tuttuğunu…sessizce küçülttüğünü…
Ama bak, değişiyorsun. İçin dönüyor, düşüncelerin esniyor. Artık sadece “huzurlu olayım” diye şekil almıyorsun. Artık “nasıl hissediyorsam, öyle yaşamalıyım” diyorsun.
Bu yeniayda en büyük konforun, kendine dürüst olmak. Ve en büyük güç, artık sadece kendine güvenmek. Her şey dışarıda aynı kalabilir. Ama sen içinden geçtiğin yerle, başka bir sen olmaya başlıyorsun.

İKİZLER & YÜKSELEN İKİZLER –
Hayat, içindekileri sakladığında değil… konuşabildiğinde hafifliyor. Yaralarını gizlemediğinde,
yanlış anlaşılmaktan korkmadığında, düşüncelerinin eleştirilmesinden çekinmediğinde… işte o zaman gerçekten “sen” oluyorsun. Ama biliyorum…
sen ne anlatırsan anlat ne söylediğini herkes anlayamayacak. Sana “değiştin” diyecekler.
Oysa sen sadece kendi düşünceni sahiplenmeye başladın. Artık onların “evet” dediğine
sen de “evet” demek zorunda değilsin. Ve onlara sadece şunu söyle:“Hayır… değişmedim.
Ben sadece artık uyandım.”

YENGEÇ & YÜKSELEN YENGEÇ –
Ah o duygular…
O eski yaralar, iz bırakıp kabuk bağlamayan anılar… Hani “insan kalbiyle ağlar mı” desen,
sen “evet” dersin, gözünü bile kırpmadan. Ve işte bu yeniay…
Kalbine gömdüğün ne varsa, hepsini şifalandırmak için geliyor. Artık geçmişin nöbetçisi olmak zorunda değilsin. Kalbinde tuttuğun her kırıntıya sahip çıkmaya çalışmaktan yorulmadın mı?
Onları bıraktığında, onlar da seni bırakacak. Ve sen… ilk kez gerçekten özgürleşeceksin.
Biliyorum, bugüne kadar dışarıya hep güçlü görünmeye çalıştın. İçin ağlarken gülümsediğin çok oldu.
Ama şimdi o gözyaşlarının yerini gerçek bir hafiflik alacak. Toksik düşünceler, seni aşağı çeken geçmiş anılar, unutamadığın duygular…hepsi senden uzaklaşıyor. Siyah perdeler kalkıyor… Ve sen,
ilk kez kendi kalbinin sesini bu kadar net duyuyorsun.

ASLAN & YÜKSELEN ASLAN
Sen anlatmayı değil, göstermeyi seversin. Görünmeyi, fark edilmeyi, ışığınla hatırlanmayı…
Ve belki son yıllarda, o ışığın biraz gölgelendi. Arkadaşların azaldı, destek beklediklerinden sessizlik geldi. Ama işte şimdi… yeniden sahne senin. Bu yeniayla birlikte,
Kendinin yepyeni bir versiyonunu hayata geçiriyorsun. Yeni projeler, yeni fikirler, yeni çevre…
Ve bu kez daha bilinçli, daha seçici, daha farkında bir “sen”. Artık seni gölgelemeye çalışan herkes,
kendi karanlığında kalıyor. Sen sadece kendine ışık tuttukça, diğerlerinin ne dediği önemini kaybediyor.
Ve biliyor musun? Bu dönem hem maddi hem manevi ihtişam seninle olacak.
Çünkü sen artık kendi değerini kimseye kanıtlamak zorunda değilsin.
Sen sadece inanacaksın. Gerisini hayat senin adına parlatacak.

BAŞAK & YÜKSELEN BAŞAK
Hayat seni zirvene çağırıyor. Ama önce… o zirveyi ertelemene sebep olan korkularını bırakman gerekiyor. Bu yeniayda hedeflerin daha net, yolun daha görünür. Ama yol açık olsa da yürümek,
sadece cesaretle mümkün. Korku ve kaygıyı kenara koy. Yerine hevesini, heyecanını koy. Çünkü sen değişimi en iyi yönetenlerdensin. Tek yapman gereken, artık bu işi bağlamak. Nerede olmak istiyorsan, oraya kalpten kilitlenmek. Her şeyin mükemmel olmasına gerek yok. Sen mükemmeli aradıkça,
gözün sadece eksiklerde kalır. Kulaklarını kusurlara kapat… kalbini hedeflerine aç. Çünkü bu defa gerçekten yükselebilirsin. Ve biliyorsun, zirve; önce hayal edilir, sonra cesaretle inşa edilir.

TERAZİ & YÜKSELEN TERAZİ
İnandın. Bazen sesini bastırarak, bazen kalbini susturarak… Ama hep bir gün bu emeklerin karşılık bulacağına inandın. Ve şimdi… gökyüzü diyor ki: Artık sen de inandıklarının hediyesini almaya hazırsın.
Bunca zaman kendini anlatmadan sevdin, sessizce fedakârlık yaptın, ve yine de adalete inanmaktan vazgeçmedin. Bu yeniay sana kendi adaletini geri getiriyor. Ve sen fark edeceksin: Ne kadar büyük bir kalbin, ne kadar derin bir gücün ne kadar mucizevi bir ruhun var. Yeni fikirler, yeni başlangıçlar, belki yeni bir yol… Ama önce şu soruyu kendine sor: İçindeki sesle mi yaşıyorsun, yoksa başkalarının düşünceleriyle mi? Bu sefer sadece kalbinle değil, mantığınla da denge kurarak… kendin için doğru olanı seçiyorsun.
Ve unutma: En uzun yollar bile, sadece küçük bir adımla başlar.

AKREP & YÜKSELEN AKREP
Bazı şeyleri dışarıya anlatmazsın… Çünkü sen hep içeride yaşarsın.
O derinliğe kaç kez indin kim bilir… Kaç kez kendi sessizliğinde yeniden doğdun…
Bu yeniay, işte tam da o derinliğe ışık tutuyor. Tutkularını, korkularını, sır gibi sakladığın yönlerini…şimdi yavaşça tanımaya başlıyorsun. Zihnin biraz sustu, sezgilerin daha çok konuşuyor artık.
Ve sen fark ediyorsun: Hayat sana olan her şeyi ya öğretiyor… ya da ehlileştiriyor. Zor zamanlarında,
son yalnızlıklarında büyüdün. Ve şimdi… kendi içine en cesur yolculuğu yapıyorsun.
Bu bir yeniden başlama değil, bir derinleşme. Kendini daha önce hiç tanımadığın yerden sevmek…
ve karanlığında bile ışığını görebilmek. Çünkü sen, güçlü olmak için değil, gerçek olmak için doğdun.

YAY & YÜKSELEN YAY
Bazen insan sevilmek için kendini anlatmaz… sadece sever.
Sadece verir. Sadece “anlasınlar” diye sessiz kalır. Sen de öyle yaptın…
Sevdiğini anlatmak yerine, onları severek öğretmeye çalıştın. Ama onlar çoğu zaman bunu göremedi.
Çünkü sen de hiç söylemedin. Bu yeniay sana diyor ki: Eğer seviyorsan, söylemeyi bil.
Kırıldığında susma… İçine atmaktan vazgeç. Bu dönem sadece başkalarını anlamak değil,
Anlaşılmayı da istemek zamanı. Ve sen bunu hak ediyorsun. Hayatında yer alan herkesle yeni bir denge kurma zamanı. Kendin olarak, açık olarak, içten olarak… Çünkü gerçek yakınlık,
kendini saklamadan bağ kurabildiğin yerde başlar.

OĞLAK & YÜKSELEN OĞLAK
Güçlü görünmek… belki de en çok seni yordu. Ayakta kalmak için susmayı, devam etmek için kendini ertelemeyi seçtin. Ama bu yeniay sana başka bir şey fısıldıyor: Sen sadece sorumluluklardan ibaret değilsin. Sen de yavaşlayabilirsin. Senin de “nasıl hissediyorum?” deme hakkın var.
Günlük düzenin içinde kendine ne kadar yer verdin? Bu dönem sana diyor ki:
Kendine daha iyi bak. Daha iyi hisset. Hayatını kolaylaştır. Küçük bir değişiklik, içinde kocaman bir rahatlama yaratabilir. Çünkü sen yalnızca güçlü olmak için değil,
iyi hissetmek için de varsın. Ve bu kez… kendine verdiğin değer, hayatına yeniden yön verecek

KOVA & YÜKSELEN KOVA
Aşkın gelişi bazen usulca olur… bazen de fırtına gibi gelir, yakar geçer.
Şimdi kalbinin kıyısında bir kıpırtı var. Adını koyamadığın bir his… Bir bakış, bir söz, bir tanıdıklık.
Belki bir arkadaş, belki bir mesaj, belki sadece içini titreten bir anda o kişiyi fark edeceksin.
Ve her şey değişebilir. Sadece aşk değil bu, yeniden hissedebilme heyecanı.
Unuttuğun o canlılık, o iç kıpırtı… şimdi sana doğru geliyor. Hayat bazen beklemediğin yerden gülümser ya, şimdi tam da öyle olacak. Bir anda…aklında fikrinde hep “o” olacak.
Ve bu kez…m aklınla değil, kalbinle düşüneceksin.

BALIK & YÜKSELEN BALIK
Bazen içini kimseye anlatamazsın… Ama hissedersin. Bir şey değişiyor dersin, bir şey yaklaşıyor… Ve işte şimdi, senin içinde de yeni bir düzen kuruluyor. Sana iyi gelmeyen her şeyden uzaklaşmak istiyorsun artık. Evi, aileyi, köklerini, geçmişi… belki de içindeki küçük yaraları bile yeniden görüyorsun.

Ama bu sefer kaçmak yok. Bu sefer dönüş var. Sakinleşmeye, şifalanmaya, kendini yeniden duymaya doğru bir dönüş… Kırıldığın yerden yumuşayarak geçeceksin.
Kalbini bastırmadan, ihtiyaçlarını ertelemeden gerçekten içinden gelen sesi dinleyerek.
Ve sonra fark edeceksin… Asıl ait olduğun yer, kendine sarıldığın yerdir.
Sevgilerimle
Astrolog
Işıl Yıkılmaz