Gazeteci Özkan Saçkan’dan kitap tavsiyeleri

Gazeteci Özkan Saçkan’dan kitap tavsiyeleri

Gazeteci Özkan Saçkan kitap severler için kitapları yorumlayıp özetleri ile tavsiyelerine devam ediyor.

Kitapçıların raflarında yer alan 6 kitabı sizler için yorumladım

MERKEZ BANKASI-DÜNYADA VE TÜRKİYE’DE: Yazar kitabında, dünya örnekleriyle birlikte Türkiye örneğini ayrıntılı şekilde ele alarak merkez bankasını ve sorumlu olduğu para politikasını olabilecek en basit hâliyle anlatıyor.

//

İŞÇİ BİRLİĞİ: Kitapta, bütün insanlığa şöyle seslenmiştir yazar: Kadın ırkı özgürleşmeden işçi sınıfı ve bütün insanlık özgürleşemez!

//

BAK ÖNÜMÜZDE YENİ BİR MEVSİM: Gündelik hayattan an parçalarını, karşılaşmaları, tesadüfen orada bulunuşları, yalnızlıkları ve kalabalıkları tam da onlara uygun düşen bir yalınlıkla kaleme alınıyor.

//

KOYU MAVİ MEMLEKET KUMAŞI: Yazar Mustafa Kemal Atatürk’ün Cumhuriyet’i neden “kültür” üzerine kurduğunu gizli kahramanlarımızın öyküleri üzerinden anlatıyor.

//

ALEMDAĞ’DA VAR BİR YILAN: “Ağacın arkasından duman, dumanın arkasından bir kuş, kuşun arkasından bir bulut girdi.”

//

KEHANETTEKİ ÇOCUK: SUZAN ORTO: Ortoköy’de onu bekleyen tehlikeler ve bulmayı umduğu kayıplarla yüzleşmeye hazır mı? Yıllardır beklenen On Bir Kehaneti gerçekleşecek mi?

İşte o kitaplar;

//

Kitap, öğrenciler ve geniş çevreler için bir başvuru kaynağı

MAHFİ Eğilmez’den MERKEZ BANKASI-DÜNYADA VE TÜRKİYE’DE. Kurumsal yapı, işleyişi ve merak edilenler... Merkez bankası gizemli bir kurumdur. Para basma işlevi dışındaki görevlerini bilen insan sayısı sınırlıdır. Konu, para politikasına gelince bu sayı iyice azalır. İnsanlar, merkez bankasının sahibinin kim olduğunu, sahip olduğu altınları ve dövizleri nerede sakladığını, faizi artırdığında bankaların niçin faizlerini artırdığını, bastığı paranın bir karşılığı olup olmadığını, enflasyonla mücadeleyi nasıl yürüttüğünü, siyasetçilerin neler beklediğini, bankaların da para basıp basmadığını, merkez bankasının kârının nereye gittiğini, zarar etmesinin mümkün olup olmadığını merak ederler. Yazar kitabında, dünya örnekleriyle birlikte Türkiye örneğini ayrıntılı şekilde ele alarak merkez bankasını ve sorumlu olduğu para politikasını olabilecek en basit hâliyle anlatırken, yukarıdakiler gibi pek çok soruyu yanıtlıyor. Kitap, öğrenciler için olduğu kadar konuyu merak eden geniş çevreler için de bir başvuru kaynağı niteliği taşıyor. 160 SAYFA.
(REMZİ KİTABEVİ)

whatsapp-gorsel-2025-07-13-saat-12-38-02-21587644.jpg



//
Kadınlar; ezilen, sömürülen kocaları tarafından da daha fazla ezilir

FLORA Tristan’dan İŞÇİ BİRLİĞİ. Yazar, Sevgili “küçük kitabım” dediği eserinde de işçi sınıfı ve kadın özgürlüğü için uzun soluklu bir örgütlü mücadele tarzı önermiştir. Cinsiyet ayrımının mutlak reddi üzerine kurulu olan bu önemli çalışmada (kadın hareketinden bazı akımlara göre sosyalist feminizmin kuruluş belgesidir), sık sık işçi sınıfını ve bütün insanlığı özgürleştirmenin tek yolunun kadınların özgürleşmesi olduğu vurgulanmıştır. Yazar öne sürdüğü eylemli tezlerle, kendisiyle zamanının elbette bugünün de bütün gelenekçilik tarzlarıyla ve ütopik düşüncelerle, fiilen adanmış olduğu iki düşünce arasına kategorik bir ayrım çizgisi çekmiştir. Öne sürdüğü ve eylemli olarak adandığı düşüncelerden biri, işçi sınıfında temsil edildiğini ifade ettiği; elleri/kollarıyla çalışan bütün ezilenlerin tek bir birlik içinde örgütlenmesiydi. Yazara göre, elleri/kollarıyla çalışan bütün ezilenler hem ulusal hem de uluslararası düzeyde tek birlik oluşturmalı ve milliyete ve de devlete dayalı ayrımları ortadan kaldırmalıydı. İnsanlığın ancak işçi sınıfının tek bir birlik içinde örgütlenmesiyle kurtulabileceğini sık sık ifade etmiştir. Öne sürdüğü ve eylemli olarak adandığı düşüncelerden diğeri kadının özgürleşmesiydi. Bugün birbirinden oldukça farklı mecralarda Kadın Özgürlüğü konusunda kullanılan ve değeri hiç azalmayan önemli aforozmik ifadeler, sosyal bilim dünyasında ilk defa daha 1843’te yazar tarafından dile getirilmiştir. Kitapta, bütün insanlığa şöyle seslenmiştir yazar: Kadın ırkı özgürleşmeden
işçi sınıfı ve bütün insanlık özgürleşemez! Kadınlar;
ezilen sömürülen kocaları tarafından da ezildikleri ve sömürüldükleri için ki kat daha fazla ezilir ve sömürülürler. 160 SAYFA.
(EPOS YAYINLARI)
whatsapp-gorsel-2025-07-13-saat-12-38-01-28c32e50.jpg
//


Madem bir öykünün ana kahramanı olamıyoruz ne diye orada oyalanalım

SERKAN Türk’ten BAK ÖNÜMÜZDE YENİ BİR MEVSİM. “Kitap, insanlık hallerini derinden yüzeye çıkaran on iki öyküden oluşuyor. Yazar gündelik hayattan an parçalarını, karşılaşmaları, tesadüfen orada bulunuşları, beklenmedik misafirleri, yalnızlıkları ve kalabalıkları tam da onlara uygun düşen bir yalınlıkla kaleme alıyor. “Ben anı hatırlarım,” diyen anlatıcısına emanet ediyor geriye dönüşler üzerine inşa ettiği öykülerini. Kimi zaman bir tat, kimi zaman bir koku, kimi zaman da bir manzara dolduruyor hafıza kuyusunu... Hepimiz başkalarının romanlarından, öykülerinden kaçıyoruz. Madem bir öykünün ana kahramanı olamıyoruz, ne diye orada oyalanalım? En iyisi kaçmalı. Başka hikâyelerin kapısını aralamalı. İzinsiz girmeli. Burası benim yerim, demeli, diyebilme cesaretini göstermeli. 88 SAYFA.
(EVEREST YAYINLARI)
whatsapp-gorsel-2025-07-13-saat-12-38-01-4cf5930b.jpg
//

Sanatın, kültürün bağımsızlıkla eşdeğer tutulduğu miras

SUNAY Akın’dan KOYU MAVİ MEMLEKET KUMAŞI. Yazar kitabında, Mustafa Kemal Atatürk’ün Cumhuriyet’i neden “kültür” üzerine kurduğunu gizli kahramanlarımızın öyküleri üzerinden anlatıyor. Sanatın, kültürün bağımsızlıkla eşdeğer tutulduğu bir mirası devraldığımızı hatırlatıyor bizlere. Çanakkale Savaşı’nı cephede resimleyen ressamlarımız, Latmos Dağı’ndaki mağara resimleri, Gülcemal gemisinin burnuna çizilen köpükler, Yaşar Kemal ve Arif Dino’nun Paris Garı’ndaki bekleyişleri, Pendik’te bir evde ortaya çıkan Exupéry fotoğrafı, Mustafa Pilevneli’nin Kaşinozaki Feneri’nin yanındaki müzede sergilenen tablosu, Vedat Günyol’un elinden geçen Ferhan Şensoy’dan ilk, Sait Faik’ten son bir öykü…208 SAYFA.
(İŞ BANKASI KÜLTÜR YAYINLARI)
whatsapp-gorsel-2025-07-13-saat-12-38-01-d9ca706e.jpg
//


“Ne çıkar; o seni anlarsa değil, sen onu anlarsan bir şeyler olacak”

SAİT Faik Abasıyanık’tan ALEMDAĞ’DA VAR BİR YILAN. “Nereden gelirse gelsin dağlardan, kuşlardan, denizden, insandan, hayvandan, ottan, böcekten, çiçekten. Gelsin de nereden gelirse gelsin!.. “İşte karşı karşıyasın. Haydi bakalım. Söyle söyleyeceğini. De diyeceğini. Dinler de. Tatlı tatlı dinler de. Sevgiden söz aç. Ne çıkar; o seni anlarsa değil, sen onu anlarsan bir şeyler olacak. (…) Birdenbire bulunduğumuz odanın kapısı açılıverdi. İçeriye rüzgâr girdi. Soğukla beraber yapraklarını dökmüş bir ağaç girdi. Ağacın arkasından duman, dumanın arkasından bir kuş, kuşun arkasından bir bulut girdi.” 112 SAYFA.
(KIRMIZI KEDİ YAYINLARI)
whatsapp-gorsel-2025-07-13-saat-12-38-02-cd356d82.jpg
//

Yıllardır beklenen On Bir Kehaneti gerçekleşecek mi?

SİBEL Kırcadere Uslu’dan KEHANETTEKİ ÇOCUK: SUZAN ORTO. Yaşlı kayın ağacının köklerinden baloncuklar yükselmeye başladığında değişti herkesin hikâyesi. Suzan, henüz doğmadan önce “cehennem”de buldu kendini. Annesinin masallarıyla büyüdü ve hiç ummadığı bir anda masal sandıkları bir bir gerçeğe dönüştü. Bilinmez bir hastalık iki dünyaya da bulaştığında Suzan ait olduğu yere, Ortoköy’e döndü tüm cesaretiyle. Ortoköy’de onu bekleyen tehlikeler ve bulmayı umduğu kayıplarla yüzleşmeye hazır mı? Yıllardır beklenen On Bir Kehaneti gerçekleşecek mi? Suzan’ın heyecan verici macerası başlıyor! 160 SAYFA. (MONA KİTAP)
whatsapp-gorsel-2025-07-13-saat-12-38-02-77dab863.jpg
//

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.