
Gazeteci Özkan Saçkan’dan kitap tavsiyeleri
Gazeteci Özkan Saçkan kitap severler için kitapları yorumlayıp özetleri ile tavsiyelerine devam ediyor.
Kitapçıların raflarında yer alan 6 kitabı sizler için yorumladım
ÇOK ŞEKERLİ ÖLÜM: Bodrum kıyılarında kaybolan bir adam… Yalancı tanıklar, gizli ilişkiler, örtbas edilen sırlar…
//
TEĞMENLER: Türkiye’nin gündeminden düşmeyen TSK’da yaşanan olayları soruşturma dosyaları ve tanık anlatımlarıyla ilk kez okuyacaksınız...
//
FUKARANIN AHI: Yazar pul koleksiyonu yapar gibi topladığı, mahzende şarap saklar gibi üzerine titrediği, yıllarca defterlerinde biriktirdiği atasözlerini bu kişisel derlemede ilk kez kamuya açıyor.
//
ZİHİN MİMARI: Görselleştirme egzersizleriyle dolu kitap, zihninizi yeniden tasarlamanızı ve düşüncelerinizi dönüştürmenizi sağlayan bir rehber.
//
SAKURA’NIN AİLESİ: Kitap, kayıplar, aile bağları, unutulmuş sevgiler ve hatırlamanın acısıyla yoğrulmuş bir iç yolculuğun hikâyesi.
//
ARTVİN KARANFİLİ: Sosyal ve Siyasal hayatın alabildiğine kirlendiği bir coğrafyada temiz kalan, kalmaya çalışan insanların türküsüdür.
İşte o kitaplar;
//
Yalancı tanıklar, gizli ilişkiler, örtbas edilen sırlar…
AYŞE Erbulak’tan ÇOK ŞEKERLİ ÖLÜM- Dedektif Kadınlar 1. Medcezir Dedektiflik Bürosu iş başında! Biri tekerlekli sandalyesinde dijital dünyanın ustası bir hacker, diğeri şık gözlükleri ve merakıyla her kapıyı aralayan eski bir tekstilci… Meral ve Zeynep, İstanbul’un kalbinden Bodrum’un sularına kadar uzanan gizemli bir vakayı çözmeye hazırlanıyor! Bodrum kıyılarında kaybolan bir adam… Yalancı tanıklar, gizli ilişkiler, örtbas edilen sırlar… Ve arkalarında çözülmeyi bekleyen bir "ölüm".Çok Şekerli Ölüm, yalnızca zekice bir kurgu değil, aynı zamanda kadın dayanışmasının, mizahın ve merakın başrolde olduğu taptaze bir başlangıç. Dedektif kadınlar serisinin ilk kitabı, her sayfada sizi şaşırtacak ve gülümsetecek. Cinayeti çözmek, bazen kalbinizi açmakla başlar. Hazır mısınız? Bu davada hiçbir şey göründüğü gibi değil. 224 SAYFA.
(EKSİK PARÇA YAYINLARI)
//
TSK’da yaşanan olayları soruşturma dosyaları ilk kez okuyacaksınız
ERSİN Eroğlu’ndan TEĞMENLER- Yeni TSK'nın Şifreleri. • Kırmızı Kitap’a giren ‘cemaat’ kararı nasıl uygulanmadı? • Ebru Eroğlu savunma yaparken salonda neler yaşandı? • Erhan Afyoncu’nun Emniyet’ten aldığı bilgi neydi? • Teğmenlerin ihracına karşı çıkan komutanların başına neler geldi? • Yüksek Disiplin Kurulu’nda yapılan ilk oylamada ihraçlara • ‘Hayır’ mı çıktı? • Andı yazan Teğmen ihraç edilen teğmenler için ne söyledi? • Tuzla’da 405 nolu koğuşta o gece neler yaşandı?• Harbiye’deki cemaat yapılanması nasıl tespit edildi? • Alt devresini Nurcu tarikata çağıran Teğmen kim çıktı? • İmamoğlu ile tutuklanan ‘Teğmen’ TSK’dan neden ihraç edildi? • Darbeden önce Generale ‘gizli yapı var’ diyen Harbiyelinin başına neler geldi? • Kuleli’den yıllar önce ihraç edilenler 15 Temmuz’da neredeydi? • TSK’nın hazırladığı raporda FETÖ’nün sistemi örümcek ağı gibi sardığı nasıl anlatıldı? • Türkiye’nin gündeminden düşmeyen TSK’da yaşanan olayları soruşturma dosyaları ve tanık anlatımlarıyla ilk kez okuyacaksınız... Yazar, kitabında, yeni TSK’nın Şifreleri ile bilinmeyenlere ışık tutuyor... 184 SAYFA.
(KIRMIZIKEDİ YAYINLARI)
//
Bir hatıra defteri, her sayfada bir söz, her sözde bir hikâye var
BAŞAR Başarır’dan FUKARANIN AHI- Şahane Atasözleri Defterim. Her şey dile meftun bir yazarın merakıyla başladı... Yazar pul koleksiyonu yapar gibi topladığı, mahzende şarap saklar gibi üzerine titrediği, yıllarca defterlerinde biriktirdiği atasözlerini bu kişisel derlemede ilk kez kamuya açıyor. Baştan uyaralım, bu seçkide atasözlerine karşı ne mutlak bir hayranlık ne de toptan bir ret bulacaksınız. Çünkü yazar, dünyaya dille tutunan her fani gibi, sözün iyisini kötüsünden ayırmanın marifet olduğunun farkında. Atasözlerini paylaşırken de yazarlığın cüretini kuşanıyor. Örneğin bazılarını atasözü yerine ana sözü diye niteliyor. Eskiyle yeniyi bir araya getirirken kişisel olanı ortak bir belleğe dönüştürüyor.Elinizde tuttuğunuz bu kitap aslında bir hatıra defteri. Her sayfada bir söz, her sözde bir hikâye var. Söz gümüşse hikâye altındır misali. Kimi düşündürüyor kimi güldürüyor. Bazısı efsaneler yıkarken bazısı da yenilerine ilmek atıyor. Sahi, nedir bir kitabı defterden ayıran?“Herkes atasözlerini hatırladığı, canı istediği gibi, en önemlisi de işine geldiği gibi söyler. Nasıl dilimizin, konuşulan güzel Türkçemizin tamamı donmuş değilse, organikse, yani yaşıyorsa, onun en kıymetli çekirdeğini temsil eden atasözleri de gelişir, değişir. Hatta bazen koskoca bir dilin yok olması gibi ölüp giderler. Söylenmeyen söz kaybolur, yazılsa da unutulur.” 152 SAYFA.
(İTHAKİ YAYINLARI)
//
Daha iyi bir gelecek umarak hayatınızı boşa harcamayı bırakmanıza yardımcı olacak
ERİC Maisel’den ZİHİN MİMARI. Sadece ne düşündüğünüzü değil, nasıl düşündüğünüzü de değiştirin. “Ne düşünüyorsan, osun” fikri Marcus Aurelius’tan Buda’ya kadar pek çok filozofu meşgul etti. Günümüzdeyse bu kadim öğreti, bilişsel davranışçı terapi ve onun teknikleri aracılığıyla hayat buluyor. Yazar ise bilişsel değişimi bir adım öteye taşıyarak zihninizi bir odaya benzetiyor ve insan bilincinin o alanda nasıl deneyimlendiğini açıklıyor. Görselleştirme egzersizleriyle dolu kitap, zihninizi yeniden tasarlamanızı ve düşüncelerinizi dönüştürmenizi sağlayan bir rehber. Bu kitap, daha iyi bir geçmiş isteyerek, mevcut koşullarınızı suçlayarak ya da körü körüne daha iyi bir gelecek umarak hayatınızı boşa harcamayı bırakmanıza yardımcı olacak. “Maisel’in dinamik üslubu ve yöntemini titizlikle açıklaması, zihinsel engelleri aşmak ve duygusal dengelerini güçlendirmek isteyen okurlar için yol gösterici olacak.” -Publisher’s Weekly. 264 SAYFA.
(NOVA KİTAP)
//
Kimi zaman bir çiçek yaprağı, kimi zaman bir tren yolculuğu...
KANAKO Nishi’den SAKURA’NIN AİLESİ. “Her dönüş biraz kavuşmak, biraz da yeniden kaybolmaktır.” Bir mektubun satır aralarından taşan duygular, bir köpeğin bembeyaz gözlerinde kaybolan anılar ve bir aileye dair çözülememiş geçmiş... Kaoru, sıradan bir yılbaşı planının beklenmedik bir mektupla altüst olacağını bilmiyordu. İki yılın ardından babasından gelen bu kısacık mektup, onu geçmişle yüzleşmeye ve çocukluk hatıralarının gölgesinde bir yolculuğa çıkmaya zorlar. O yolculukta ona eşlik eden tek şey ise yaşlı köpeği Sakura’dır. Kitap, kayıplar, aile bağları, unutulmuş sevgiler ve hatırlamanın acısıyla yoğrulmuş bir iç yolculuğun hikâyesi. Mizah ile hüznü, gündelik hayatın basit detaylarıyla derin duyguları harmanlayan bu roman, her okuyucunun kalbine kendi “Sakura”sını fısıldayacak. Kimi zaman bir çiçek yaprağı, kimi zaman bir tren yolculuğu... Ama en çok da hatırlayamadığınız bir anı gibi dokunacak size. 226 SAYFA.
(BEYAZ BAYKUŞ YAYINLARI)
//
Dostluğu, acıyı ve sevinci paylaşmaya davet
ERBAY Kara’dan ARTVİN KARANFİLİ. Kitap, milyonlarca insanın arasındaki büyük yalnızlığın izdüşümüdür. Sosyal ve Siyasal hayatın alabildiğine kirlendiği bir coğrafyada temiz kalan, kalmaya çalışan insanların türküsüdür. Dostluğu, acıyı ve sevinci paylaşmaya davettir. Ve tepeden tırnağa kavga ve merhamettir. Kurtla, kuşla, dağla, ormanla birlikte yaşamaya işarettir. Yenilen bir insanın bütün ömrünce yenilen bir insanın dünyanın en küçücük penceresinden bakan dünyayı anlamaya ve anlatmaya çalışan bir şairin bir yengiye olan hasretidir Artvin Karanfili. 88 SAYFA.
(KORA YAYIN)
//
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.